Hasan Akbulut: Türk Çelik Sektörü Acilen Yeşil Dönüşüme Yatırım Yapmalı
Hasan Akbulut, Demir Çelik TV’ye verdiği röportajda, çelik sektörünün 2024 yılında enerji maliyetleri ve Avrupa Birliği’nin koruma tedbirleri nedeniyle zorlandığını ancak 2025’te toparlanmanın hızlanması gerektiğini söyledi. Yeşil dönüşüm sürecine acilen uyum sağlanması gerektiğini vurgulayan Akbulut, aksi takdirde Türk çelik sektörünün Avrupa pazarında büyük kayıplar yaşayabileceğini belirtti.
Demir Çelik TV olarak gerçekleştirdiğimiz özel röportajlarımızda, bu kez Türkiye Çelik Üreticileri Derneği (TÇÜD) Teknik İşler Direktörü Hasan Akbulut ile bir araya geldik. Sektörde 1989’dan bu yana çeşitli fabrikalarda görev yapan ve şimdi TÇÜD çatısı altında teknik konularda yönlendirici rol üstlenen Akbulut, 2024 yılının zorluklarını ve 2025 sonrası için sektörü bekleyen büyük dönüşüm hamlelerini değerlendirdi.
2024’teki Dalgalanma ve Toparlanma İşaretleri
Hasan Akbulut’a göre, 2024 yılı, dünyanın farklı bölgelerinde yaşanan ekonomik ve siyasi çalkantıların Türk çelik sektörüne önemli ölçüde yansıdığı bir dönem oldu. Avrupa Birliği’nin zaman zaman uyguladığı koruma tedbirleri ve enerji fiyatlarındaki dalgalanmaların, sektörün üretim verilerini olumsuz etkilediğini vurgulayan Akbulut, yine de geçen yıla kıyasla bir toparlanma eğiliminin gözlemlendiğini belirtti.
“2021’de 2,49 milyon ton üretim seviyesine ulaşmıştık. 2024’te yaklaşık 38 milyon tonlara geri dönerek kısmen toparlandık ancak kapasite kullanım oranlarımız hâlâ 60’lar seviyesinde. 2021’de bu oran yüzde 75’e kadar çıkmıştı.”
Bunun yanı sıra, Uzak Doğu ülkelerinin Türkiye’ye yönelik ihracat baskısı ile Trump sonrasındaki ek vergi uygulama ihtimallerinin sektörde temkinli bir havaya neden olduğunu söyleyen Akbulut, kısa vadede oluşabilecek yeni riskleri de göz ardı etmemek gerektiğini ifade etti.
AB’nin Yeşil Dönüşüm Düzenlemeleri ve Çelik Sektörüne Etkisi
Hasan Akbulut’un en çok üzerinde durduğu konu, Avrupa Birliği’nin uygulamaya koyduğu ve koymayı planladığı Yeşil Dönüşüm politikalarıydı. Özellikle Karbon Sınır Uyarlama Mekanizması (CBAM) ve benzeri düzenlemelerin hızla devreye girmesiyle, Türk çelik sektörünün ek maliyetler veya ihracat kısıtlamalarıyla karşı karşıya kalabileceğine dikkat çekti.
“AB, SKDM (CBAM) ya da SIBEM gibi düzenlemelerden geri adım atmayacağını söylüyor. Türkiye’de ise devlet desteği henüz yeterli düzeyde değil. Çevre katkı payı ve YEKDEM gibi ek yükler sektörü zorluyor.”
Bu durumun, kârlılık marjları zaten düşük olan çelik sektöründe finansal kaynaklara erişimi zorlaştıracağını kaydeden Akbulut, “Çelik sektörünün yeşil dönüşüm maliyetlerini karşılaması kolay olmayacak. Devletin de sürece mutlaka destek vermesi gerekiyor.” dedi.
“Üretim Kadar Sürdürülebilirlik de Önemli”
2024 yılında enerji fiyatlarında yaşanan dalgalanma ve Avrupa Birliği’nin korumacı tedbirlerine karşı alınan önlemlerle kısmi bir iyileşme yakalanmasına rağmen, sektörün yeşil dönüşüm konusundaki hazırlıklarının hâlâ yetersiz kaldığı belirtiliyor. Akbulut, yeşil dönüşümün yalnızca ihracatın sürdürülmesi için değil, küresel rekabette var olabilmek adına da kritik olduğunu düşünüyor. Zira AB pazarının Türkiye çelik sektörü için stratejik önemi büyük ve karbon vergileri, maliyet hesaplamalarını doğrudan etkileyen bir unsur.
Trump Sonrası Ek Vergi Tehdidi
Öte yandan, ABD’nin bir önceki dönemde uyguladığı yüzde 25 oranındaki ek gümrük vergileri, Türk çelik ihracatçıları için hâlâ bir risk unsuru olmaya devam ediyor. Akbulut, “Trump’ın yeniden göreve gelmesi veya benzer politikaların devreye alınmasıyla, bu verginin yüzde 50’ye çıkarılması tehlikesi her zaman masada” diyerek, sektörün alternatif pazar arayışlarına yönelmesinin önemini vurguladı.
Sonuç: Yeşil Dönüşüm ve Küresel Rekabette Var Olmak
Hasan Akbulut, TÇÜD Teknik İşler Direktörü olarak yaptığı değerlendirmede, çelik sektörünün kısa vadede kapasite kullanım oranlarını artırmaya ve AB yeşil dönüşüm politikalarına hızlı bir şekilde uyum sağlamaya odaklanması gerektiğini söyledi. Enerji maliyetleri, korumacılık önlemleri ve karbon vergileri gibi unsurların sektörde rekabetçiliği büyük ölçüde belirleyeceğini ifade eden Akbulut, “Türkiye çelik sektörünün sürdürülebilir bir büyüme için politik ve finansal desteğe ihtiyacı var” yorumuyla röportajı noktaladı.
Bu kapsamlı görüşme, Kallanish Steel Scrap 2025 etkinliğinde çelik sektörünün önündeki en büyük meydan okumaların altını çizerken, yeşil dönüşüm ve devlet destekleri konusunun gelecekte sektörü şekillendirecek ana eksenlerden biri olacağını gösteriyor. Avrupa Birliği pazarının yüksek öneminin yanı sıra, ABD ile yeniden gümrük vergileri gündeme gelirse olası negatif etkilerin de planlamaya dahil edilmesi gerektiğini hatırlatan Akbulut, sektör paydaşlarına karbon yönetimi ve modernizasyon konusunu göz ardı etmemeleri çağrısında bulunuyor.
. . .
İçerik sadece atıfta bulunularak yayınlanabilir:
Makina Store. Editöryal görüş, yazarın
görüşüne aykırı olabilir.